Hukukçular Birliği

APARTMAN VE SİTELERDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ

APARTMAN VE SİTELERDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ

Günümüzde konut projelerindeki ilerlemeyle de alakalı olarak apartman ve sitelerde birçok kişinin aynı çatı altında çalışması ve yaşaması birçok iş sağlığı ve güvenliği önleminin alınmasını zorunlu kılmaktadır. Az tehlikeli işyerleri olarak kabul edilen ve en az bir çalışanı olan apartmanlarda 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun ilgili hükümleri 01/07/2016 tarihi itibariyle uygulanmaya başlanmıştır. Bu çalışmamızın amacı, hem toplu yaşam sürülen konutlar açısından alınabilecek önlemleri örneklemek hem de apartman ve site yöneticilerinin adı geçen kanun kapsamındaki sorumlulukları konusunda uygulamalarını değerlendirmektir.

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda apartman işyerleri az tehlikeli sınıfta yer almasına karşın, yönetim hizmetlerinin içerisinde yer alan özel güvenlik hizmeti tehlikeli işler sınıfına, dış cephe temizliği, apartman ve sitelerin teknik ve mekanik aksamlarının bakım ve onarımı hizmetleri de çok tehlikeli işlere örnek gösterilebilir. Bünyesinde bir çalışanı yani genellikle kapıcısı olan apartmanlar “işveren” olarak tanımlanmış ve apartman işyerleri az tehlikeli işler sınıfına alınmıştır. Apartman ve site yöneticileri de işveren vekili olarak yönetmelikte belirtilmiştir. Apartman ve sitelerin yönetimleri, sadece yapılacak iş ve işin görüleceği zaman dilimini kapsayan iş güvenliği tedbirleri alırken zaman zaman binaların bulunduğu alanın genelini ve tüm hizmetleri kapsayan iş sağlığı ve güvenliği talimatları konusunda gerekli hassasiyeti göstermemektedirler. Yargıya intikal eden uyuşmazlıklardan, apartman ve site yönetimlerinin bu konuda sorumluluktan kaçındığı ve duyarsız olduğu görülmektedir. Oysaki iş sağlığı ve güvenliği, yalnızca yönetimin ve yöneticinin sorumlu olduğu bir alan olmayıp toplu halde yaşayan herkesçe bilinmesi ve uygulanması adeta zorunluluk haline gelen konulardan biridir.

Apartman ve sitelerin yönetilmesi, eskiden sadece kapıcı tutularak ve apartman sakinlerinden birini yönetici seçerek yapılıyorken günümüzde projelerin çeşitliliği nedeniyle yönetim hizmetleri karmaşık bir hal almıştır. Konutların bulunduğu binaların temizlik ve bakımının yapılmasına ek olarak, sosyal alanlardaki tesislerin temizliği, bakım ve onarımının yapılması, çevre düzenlemeleri, peyzaj, resepsiyon ve güvenlik hizmetleri ile tüm bunları yapacak personelin istihdamı, yönetim hizmetlerinin bir parçası olarak 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu hükümlerinin yerine getirilmesidir.

Apartman ve sitelerin yönetimi hizmetleri, en çok istihdam sağlayan alanlardan biri olmasına rağmen Türkiye’de henüz bir sektör olarak kabul edilmemiş ve gerekli düzenlemeler yapılmamıştır. Dolayısı ile faaliyet alanlarını kapsayan hukuki sınırları çizilmemiştir. Konut yönetiminde en karmaşık olan ve konutları zorlayan konulardan biri yasal çerçeveye uygunluktur. Bunun için hukuki, ticari ve teknik hizmetlerin kanunlar ve yönetmeliklere uygunluğunun sağlanması önemli bir hizmet alanıdır. Gerektiğinde profesyonel destek alınması apartman ve siteler için sorumluluk sahasını daraltacaktır.

Apartman işyerleri ile ilgili denetim yapılmamasından kaynaklı olarak birçok kez iş kazası olayı hastanede normal yaralanma gibi gösterilerek tutanak tutulmamaktadır. Özellikle de günlük personel çalıştırılmasında günlük sigorta priminin ödemeleri çoğu kez yapılmamaktadır. Bu nedenle öncelikli önlem, tutanak tutmanın bir zorunluluk olduğunun herkesçe benimsenmesi, 1 günlük dahi çalışması olsa çalıştırılanın sosyal ve ekonomik kaydının sağlanması, gerekirse bina sakinlerinin bu konuda eğitilmesi olmalıdır.

6331 sayılı Kanun’a göre az tehlikeli kapsamda yer alan ve en az bir çalışanı olan apartman işyerleri için; iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi, bulundurma veya bu hizmeti ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden sağlama zorunluluğu 01/07/2016 tarihinde uygulamaya konulmuştur. Dolayısı ile alınması gereken ikinci önlem, yasaların eksiksiz incelenmesi, gerektiğinde hukuki destek alınarak çalıştırılması ve bulundurulması zorunlu iş/meslek gruplarının binada bulundurulmasının sağlanmasıdır. Bu noktada apartman ve sitelerde hukukçu bulundurmanın yararlarından bahsettiğimiz yazımızın da incelenmesini tavsiye ederiz.

4857 Sayılı İş Kanununun 77. maddesine göre; “İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler ” denilmektedir. Duruma göre “işveren” kabul edilecek apartman ve sitelerin, İş Kanunu hükümlerini de dikkate alması yasal bir zorunluluktur. Oysaki uygulamada mevzuatın dikkate alındığına neredeyse rastlanmamakta, geleneksel yönetimin devam ettirildiği görülmektedir.

Bina ve tesis yönetimi firmaları ile anlaşılmış ise bunlar; güvenlik, temizlik gibi tehlikeli sınıf olarak tanımlanan birçok hizmeti sağlarken, düzenli yapılacak olan risk analizi ve değerlendirmeleri sonucunda gerekli önlem ve tedbirleri almakta hassas davranmalı, çalışanların sağlığı ve güvenliğinden birlikte sorumlu olduğu işvereni zora sokmamalıdır. Çalışanların da bu konuda gerekli duyarlılığa sahip olarak belirlenen tüm işyeri kurallarına ve talimatlara uyması sağlanmalı ve denetlenmelidir. Bu da yine ancak alanında uzman bir yönetimin sağlayabileceği ve başarabileceği bir konudur.

Düzenli olarak risk analizi yapılmalı veya yaptırılmalıdır. Risk analizi raporu hazırlamak veya uzman kişilere hazırlatmak yönetimler için bir yükümlülüktür. Risk değerlendirmesi, tehlikeleri tanımlama, riskleri belirleme, risk kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması, dokümantasyon ve yapılan çalışmaların güncellenmesi aşamalarından oluşmaktadır. Bu da, iş sağlığı ve güvenliği bakımından alınması elzem önlemler arasında yer almaktadır. Uygulamada çoğu binada risk analizinin ne olduğunun dahi bilinmediği görülmektedir.

Yapılan bir çalışmada profesyonel yönetim firmaları gündemi ve yeni çıkan yönetmelikleri daha yakından takip ederek gerekli uygulamaları ve düzenlemeleri yerine getirmeye özen gösterirken bireysel olarak yapılan apartman ve site yönetimlerinin gündemden ve güncel bilgilerden daha uzak kaldıkları gözlemlenmiştir (Nişantaşı Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi 4(2) 2016). Ayrıca başka bir araştırmada, apartman ve sitelerde yönetim hizmeti veren kişilerin çoğu henüz Kanunun apartmanlarla ilgili kısımlarının ne zaman yürürlüğe gireceği hakkında bilgi sahibi olmadıkları ve yasal sorumluluklarını bilmedikleri tespit edilmiştir (Gülperi Aylin İLGEN – Funda YALIM).

Açıklanan nedenlerle apartman ve site yönetimleri için kamusal bilgilendirme çalışmalarına ağırlık verilmeli, gerekiyorsa kamu spotları düzenlenmelidir. Çok sayıda apartman ve site yönetimleri en az bir çalışan var ise apartmanların da az tehlikeli işyeri sınıfına girdiğini ne yazık ki bilmemektedirler. İş Sağlığı ve Güvenliği Uygulamaları sadece çalışanlar için değil aynı çatı altında yaşayan ve çalışan herkesin sağlığını ve güvenliğini korumak için bir zorunluluktur. Dolayısıyla apartman ve site yönetimleri bu konuda bilgilendirilerek daha fazla hassasiyet göstermeleri, harcamaları düşük tutmak amacıyla hem çalışanların hem de ikamet edenlerin sağlığını ve güvenliğini tehlikeye atmaktan sakınmaları sağlanmalıdır.